Elazığ Belediyesi, Elazığ Valiliği, Elazığspor, Aday listeleri, Sürpriz isimler…

Yazının okunması için illa bu başlıklardan birini mi atmak gerekiyor ?? Yeteri kadar dikkat çektiyse yazıya geçiyorum! At izi it izine karıştı diye bir atasözü var hepiniz duymuşsunuzdur. At asil hayvandır. Asaleti; duruşundan, hızından, marifetinden, yaptığı işten, üstlendiği misyondan gelir. Hatta at; bazı milletlerin, takımların, markaların, siyasi partilerin simgesi haline gelmeyi başarabilmiş bir hayvandır. İt asil değildir. Köpekgillerden birçoğu bu familyanın içerisine dahil edilse kimse itiraz edemez. Mesela; Tazı, Çakal, Afrika yaban köpeği, Kırım tilkisi, Rakun köpeği, Sırtlan. Ve bir it hiçbir şeyin simgesi olamamıştır bundan sonra da olamayacaktır. Tekrar atasözüne dönecek olursak bu atasözü acaba gerçekten bir at ile bir köpeği ararken, arayanların büyük bir çıkmaza girdikleri ve atla köpeğin ayak izlerinin birbirine karışmasından dolayı çıkan bir atasözü mü? Neden olmasın. Farklı pencereler mutlaka vardır. Günümüzde izlerin karışmasına artık normal gözle bakılmakla beraber at ile itin yer değiştirmesi bizi bir metafor çatışmasına sürüklüyor. Hal böyle olunca insan sormadan edemiyor: insanlar, atlarla itlerin yerinin yanlış olduğunu bildiği halde neden düzeltme yoluna gitmezler? Size şöyle küçük bir detay vereyim. Bu itler dışarıda at gibi gezmelerinin aksine sahiplerinin yanında o kadar sadık birer it oluyorlar ki sahiplerinin bu itlerden vazgeçmesi bir süre sonra imkansız hale geliyor. İlk fark ettiğinde kapıya koydu koydu koyamadı geçmiş olsun. Sonra bu itlerin ortak özellikleri var. Ve Allah var barındırdıkları bu özelliklerin hakkını veriyorlar. Mesela hiçbir özellikleri bulunmamasına rağmen herhangi bir yerlerde herhangi bir makamı işgal edip senelerce bir dokunulmazlık kaftanıyla birlikte haketmedikleri bir maaş vasıtasıyla hayatlarını ikame ettirebiliyorlar. Diğer taraftan bu işin gerçekten hakkını verecek uzmanlar bu itlere ağam, paşam demek zorunda kalıyorlar. Ne yapsınlar evine ekmek götürmek zorundalar. Hırsızlık mı yapsınlar?!. Yahu tamam onu da yapan var da biz namuslu ve şerefli insanlardan bahsediyoruz. Mesela bunlar için bugün Ahmet var ama yarın bu isim Mehmet olabilir. Hiçbir sakıncası yok. Sonuç itibariyle fark sadece 2 harf. Lafı mı olur! İnanın yazıp yazıp siliyorum. Neden biliyor musunuz? Çünkü ithafen yazdıklarımın toplumda ne karşılıkları ne itibarları ne de saygınlıkları var. Vaktime ve emeğime acıyorum. İyi de kardeşim! Bunlar yoksa sen niye yazıyorsun? Demek ki var birşeyler. Emin olun yok ama işte insanız ya hani. Bir zaman sonra suratlarına kusup onlara şeref bahşedeğime buradan yazıp içimi dökmek daha evla geliyor. Konuyu kapattım tamam. Yazıyı bitirirken bir haber ve temennilerim olacak. Biliyorsunuz Genç Elazığlılar Derneği başkanlığım devam ediyor. Şu an ekip arkadaşlarımla birlikte Elazığ adına çok faydalı, hayırlı ve inşallah kaderini değiştirecek bir çalışmayı devam ettiriyoruz. Uzak olmayan bir tarihte çalışmayı tamamlamayı planlıyoruz. Şimdiden hayırlı olsun. İçinde bulunduğumuz, ayların en hayırlısı olan Ramazan ayının tüm İslam alemine barış, huzur ve esenlik getirmesini, zulümlerin son bulmasını ve Müslümanların bir araya gelerek bir birlik oluşturup dünyaya yeniden hükmetmelerini temenni ediyorum. Hepinizi Allah’a emanet ediyorum. Sevgi ve saygılarımla.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.